29 Mayıs 2024

Kaldırılan ‘eski’ ortaöğretim müfredatında fizik

Kırk yıl Türkiye’nin iyi üniversitelerinde bu konuları okutmuş bir hoca olarak yıllar boyunca git gide daha yoğun şekilde öğrencilerin çoğunun anlamamış, unutmuş, bir konuyu okuyup irdeleme ve anlama donanımı bastırılmış şekilde üniversiteye geldiğini görüyorum, gençlere bunu yeniden kazandırmaya uğraşıyoruz

Sağda teleskobu gözlem için gökyüzüne doğrultan ilk bilim insanı Galileo’nun kendi çizimiyle Jüpiter’in etrafında döndüğünü gözlediği 4 uydu. Böylece herkes tüm gökcisimlerinin Dünya etrafında dönmediğini gördü. Yukarda bu 4 uydunun günümüz teleskoplarıyla görünüşü. Şubat 2024 itibariyle Jüpiter’in etrafında yörüngede irili ufaklı 95 uydusu olduğunu gözlüyoruz. 

Bu yazıda önceki ortaöğretim fizik müfredatına, gelecek yazıda ise Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin ortaöğretim fizik programına bakacağım. 

Millî Eğitim Bakanının yeni müfredat modeli asıldı, indirildi, gelen binlerce görüş çabucak değerlendirildi, Talim-Terbiye Kurulu onayladı, bakan da Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adlı yeni müfredatın yürürlüğe gireceğini açıkladı. Bunları bekliyorduk. Şimdi Türkiye’nin geleceği için akla ve bilgiye dayanan rasyonel bir siyasî ve kültürel ortam ve bunun olmazsa olmazı düzgün bir eğitim sistemi istiyorsak, imkânlarımız ve uzmanlığımız ölçüsünde not almaya ve çalışmaya başlamak lâzım. Eğitimle ilgili sivil toplum kuruluşları ve meslek kuruluşları bu ciddî çalışmayı sürdürecektir. Yurttaşların çocuklarının ve ülkenin geleceği için eğitimi izlemeye, yeni müfredat ve benzer girişimlere direnmeye devam etmeleri, siyasî partilerin de bu konuyu  hayatî önemine uygun şekilde rejim ve demokrasi ve laiklik gündeminin başında tutmaları gerekir. 

***

Yeni müfredatın genel yapısını, çerçevesini önceki yazılarda ele almıştım. Bu yazıda önceki ortaöğretim fizik müfredatına, gelecek yazıda ise Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin 9.,10., 11., 12. Sınıflar İçin Fizik Dersi Öğretim Programına bakacağım. Yeni fizik müfredatının askıda sunulan sürümüyle onaylanan sürüm arasındaki değişiklikler az, ve hemen hepsi dili daha anlaşılır kılmak, açıklamalar getirmek şeklinde, asla dönük önemli bir değişiklik yok. Bu ayrıntıya girmek yerine 2018’de getirilen ve bu yıla kadar  okutulan fizik müfredatı ile 2024te getirilen arasındaki farkları ana hatlarıyla ele alacağım, sonra da yeni fizik müfredatına bakacağım. 

***

Kırk yıl Türkiye’nin iyi üniversitelerinde bu konuları okutmuş bir hoca olarak yıllar boyunca git gide daha yoğun şekilde öğrencilerin çoğunun anlamamış, unutmuş, bir konuyu okuyup irdeleme ve anlama donanımı bastırılmış şekilde üniversiteye geldiğini görüyorum, gençlere bunu yeniden kazandırmaya uğraşıyoruz. Çocuklar akılsız değil, sınav sistemi ve eğitimin diğer sorunları bu durumu yarattı. Öğrenilen konular bir yana, nasıl anlatıldığı önemlidir. Bu yazıyı okuyanların da çoğu, eğer iyi bir öğretmenle karşılaşma şansları olmamışsa (neyse ki, şartlara rağmen halâ iyi öğretmenler var) fizikte veya herhangi bir derste konuları hepten unutmuşlardır, ayrıntılarını duymak bile istemezler belki. Onun için ayrıntılara konu başlıklarına takılmadan, kendi deneyimlerinizi bir yana bırakarak okuyun. Şimdi kaldırılan müfredatı, fizik dersi bağlamında, toplu mantıkî ve pedagojik yapısı açısından ele alalım. 

***

2018’deki son değişiklik ondan önceki müfredatlarla radikal bir kopuş değildi. 2018’den beri ortaöğretimde Fizik yıldan yıla fazla tekrar olmadan konuları iyi bir sıralama ile ilerleterek veriliyor: 9. Sınıfta Fiziğe giriş, maddenin özellikleri, hareket ve kuvvet, enerji, ısı ve sıcaklık, elektrostatik; 10. Sınıfta elektrik ve manyetizma, basınç ve kaldırma kuvveti, dalgalar, optik, 11. Sınıfta (tekrar) elektrik ve manyetizma, (tekrar) kuvvet ve hareket; 12. Sınıfta ise çembersel hareket, basit harmonik hareket, dalga mekaniği, atom fiziğine giriş, radyoaktivite, modern fizik ve teknolojideki uygulamaları ile tamamlanıyor. 

Bu sıralama, iyi okutulursa, daha temel ve/ya kolay konuların daha önce ele alınması, bir konu anlatılırken gereken bilginin daha önce işlenmiş olması açısından mantık sıralaması ve pedagoji açısından tutarlı. Fizikteki önemli kavramların hemen tamamının, belli başlı konuların ise akışkanlar, faz değişimleri, temel parçacık ve alanlar gibi bazı örnekler dışında  çoğunun ele alınması açısından bütünlüğü var. Zaten tüm konuları değil temel kavramları ele almak bütünlüğü sağlar. Örnekler ve ayrıntı açısından belki fazlalığı var. Dersin sunuluşunda öğretilen kavramların hangi gözlem ve deneylere dayandığının öne çıkarılması gerekir, bu bizim eğitim sistemimizde hep ihmal edilmiş önemli bir yöndür: Nereden biliyoruz? Bu noktanın öne çıkarılması, bilginin kanıtlarına vurgu yapmak gerekir. İyi öğretmenler bunu yapar.  

2018  müfredatının bir önemli yönü de kuantum fiziğine basit bir girişi kapsaması. Çünkü günümüz teknolojisinin, 20. Yüzyıldan beri yeni teknolojinin, transistörlerden, yarı iletkenlerden, bilgisayarlara, iletişim teknolojilerine ve malzeme bilimine kadar tamamının temelinde 20. Yüzyılın başlarında gelişen kuantum fiziği var.  

Şimdi çöpe atılan ‘eski’ müfredatın yalnız fizikte değil bütün konularda kusurlu tarafı her yıl birçok dersin hepsinin birden az ders saati ile okutulmasıydı. Ortaöğretimin farklı yıllarında daha az ders daha çok ders saati ile okunsa, öğrenci yıldan yıla ve haftadan haftaya unutmadan daha derine inerek pekiştirerek öğrenme imkânı kazanır. Bir yıl biyoloji, başka bir yıl fizik veya kimya, bir yıl coğrafya, öteki yıl tarih, bir yıl felsefe, ama haftada 5 saat okumak gibi. Türkçe-Edebiyat, matematik ve yabancı dil her yıl daha çok haftalık ders saatiyle okunmak üzere. Türkiye bunu hiç denemedi. Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ise ‘eski’ müfredatın bazı sağlam taraflarını da kaldırıp atıyor. Din ve dinle alâkalı zorunlu seçmeli dersleri öne çıkarıyor. Ders çeşitleri bu şekilde artarken yerine koydukları, fizik dersinde bile, en önemli noktalarda eksik ve tuhaf. Yine de fizik müfredatında bir şeyler kalmış. Bunlara gelecek yazıda değineceğim. 

Ali Alpar kimdir?

Astrofizikçi. Sabancı Üniversitesi Emeritus öğretim üyesi. Bilim Akademisinin kurucu başkanı.

1968'de Robert Akademi'den, 1972'de ODTÜ Fizik bölümünden mezun oldu. 1977'de Cambridge Üniversitesi'nden fizik doktorasını aldı.

Boğaziçi Üniversitesi, Columbia Üniversitesi, University of Illinois at Urbana-Champaign, TÜBİTAK Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü, ODTÜ ve Sabancı Üniversitesi'nde çalıştı.

Araştırma alanları nötron yıldızları ve pulsarlardır.

1993-1997 arasında Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Konseyi, TÜBİTAK Bilim Kurulu ve TÜBİTAK Popüler Bilim Kitapları'nı başlatan yayın kurulu üyesiydi.

ODTÜ (1994) ve Sabancı Üniversitesi'nde (2003) mezuniyet sınıfı öğrencilerinin seçtiği en iyi öğretim üyesi ödüllerini aldı.

TÜBİTAK Teşvik Ödülü 1986, Sedat Simavi Ödülü 1988, TÜBİTAK-TWAS Bilim Ödülü 1992, ODTÜ Mustafa Parlar Vakfı Bilim Hizmet ve Onur Ödülü 2018 sahibi.

Hükümetin KHK ile Türkiye Bilimler Akademisine (TÜBA) üye tayin etmesi üzerine TÜBA'nın 82 aslî üyesinden istifa eden 52 üye arasındaydı. 25 Kasım 2011'de Bilim Akademisi'nin 17 kurucu üyesi arasında yer aldı.

2011-2021 yılları arasında Bilim Akademisi'nin ilk başkanlığını yaptı.

Türk Astronomi Derneği üyesi ve eski başkanı. Academia Europaea, American Philosophical Society, European Astronomical Society, International Astronomical Union üyesi.

 

Yazarın Diğer Yazıları

Tevhid-i Tedrisat, lâiklik, merkeziyetçilik

Tevhid-i Tedrisat ile başlayan Cumhuriyet eğitiminin çerçevesi lâiklikti. Eğitimin Cumhuriyeti yerleştirme, kültürü değiştirme yönünde bir bilinci, coğrafî ve sosyal anlamda yaygın olarak eğitimin halka ulaşması pragmatik hedefi vardı. Bunun sonucu olarak da buyruklara değil ihtiyaçlara, imkân ve fırsatlara yönelik bir çeşitlenme vardı

Siyaset içinde Adalar

Ortak iyinin anlaşılması ve korunması söz konusu olunca doğru bilginin tespiti ve buna dayanan doğru politikanın üretilmesi, bilinçli ve bilinçsiz yağma ve tahribata karşı ortak değerlerin korunması ihtiyacı var. Hem uzmanların hem de halkın deneyim, projelendirme, çözüm önerileri, hak savunuculuğu, şeffaflık açılarından katılımı gerekir. Kamu çıkarına aykırı yağma ve yolsuzluktan korunma için bağımsız kurumların denetlemesi (kuvvetler ayrılığı) kadar yine halkın katılımı sigorta işlevi görebilir

Bilim böyle bir şey değil - 2: Yeni müfredatta ortaöğretim fizik dersi programı

Maarif Modelinin girişindeki Ortak Metin’de “Bilim ve teknolojinin üretici ve yöneticisi olan, dijital yetkinliğe ve hayat boyu öğrenme kültürüne sahip fertler yetiştirmek hedeflenir” deniyor. Teknoloji tekrar tekrar vurgulanıyor. Lise ve üniversite eğitiminde fizik dersinin modern teknolojiye dönük olması için kuantum fiziğini anlatması lâzım