İstanbul'daki restoran ve gece kulüplerinde yabancı turistlere fahiş fiyatlar çıkarıp, ödemeyenleri darp eden 46 şüpheli hakkında, toplamda 762 yıl hapis cezası istendi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, bu suç örgütlerinin gelir kapısı haline getirdiği "Yüksek Hesap Mekânları"nın detayları anlatıldı. İddianamede, bu tür suç organizasyonlarının ülke turizmine ve Türkiye'nin imajına zarar verdiği, "Dolandırıcılar Şehri İstanbul" adlı belgesele yapılan atıfla vurgulandı.
Farklı yabancı diller kullananlar
İddianameye göre, suç örgütü Taksim, İstiklal Caddesi, Aksaray, Sultanahmet, Karaköy gibi turistlerin yoğun olduğu yerlerde faaliyet gösteriyor. Arapça, Farsça, İngilizce veya farklı dilleri konuşabilen kişiler, turistleri çeşitli vaatlerle (ilişki, masaj, ucuz içki, ucuz eğlence vs.) mekâna çekiyor. En az birer bardak içecek servis edilen masada, konsomatrisler turistlerden ülke ve gelir durumu bilgileri toplayarak hesap büyüklüğünü belirliyor. Eğer turistin ülkesine dönüş tarihi yakınsa ve şikâyet etme ihtimali düşükse, hesap yüksek tutuluyor.
Sokakçılar
Hürriyet'ten Elif Altın'ın haberine göre, iddianamede, müşterilerin masadan kalkmak istemesiyle kadınların da kalktığı ve masaya yüksek miktarda hesap getirildiği belirtiliyor. İtiraz eden turistlerden bağırarak, tehdit ederek, kimi zaman da darp ederek hesap adı altında yüksek miktarda para alınıyor. Polise şikâyet etmeye giden turistler ise "sokakçı" diye tabir edilen işyeri çalışanlarınca mekândan çıktıktan sonra takip edilip, para iadesi bahanesiyle polise gitmeleri engelleniyor.
Gizli ve acil çıkışlar
İşyerlerinde polis baskınından kaçmak için gizli çıkışlar bulunuyor veya acil çıkışlar kaçış amaçlı kullanılıyor. Bu noktalarda kamera bulunmuyor ve baskını haber vermek için uzaktan kumandalı ışık düzeneği de kullanılıyor.
Belgesel 2012'de yayınlanmıştı
Savcı, "Dolandırıcılar Şehri İstanbul" belgeseline atıfta bulunarak, bu suçların ülke turizmine ve imajına zarar verdiğini vurguladı. National Geographic'te 2012'de yayınlanan bu belgeselde, İstanbul'daki turist dolandırıcılık yöntemleri gizli çekimlerle gösterilmiş, sunucu Conor Woodman'ın yaşadıkları aktarılmıştı.
