Gündem

Taksicilerin İBB aleyhine açtığı dava reddedildi: Minibüs ve dolmuşlar taksiye dönüştürülebilecek

10 Temmuz 2024 11:01

İBB'nin UKOME’de görüşülerek hayata geçirdiği ihtiyaç fazlası minibüs ve dolmuşları taksiye dönüştürme projesi için açılan davada yargı süreci tamamlandı. UKOME kararlarının iptali için esnaf odasının açtığı davayı reddeden 10. İdare Mahkemesi’nin kararı, Bölge İdare Mahkemesi tarafından hükme bağlandı. İstinaf talebinin reddedilmesiyle UKOME kararı İBB lehine kesinleşmiş oldu.  

30 Kasım 2022 tarihli UKOME toplantısında İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) önerisiyle bin 803 adet minibüsün ve isteğe bağlı olarak taksi dolmuşların taksiye dönüşümleri ile minibüs ve taksi dolmuş hatlarında güzergah düzenlemeleri kararı alındı. Ancak atıl minibüs hatlarındaki minibüslerin taksiye dönüşümü için alınan karar, iptal istemiyle İstanbul Otomobilciler Esnaf Odası tarafından yargıya taşındı.

UKOME kararı İBB lehine kesinleşti

Davayı görüşen İstanbul 10. İdare Mahkemesi, dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna vardı ve davayı reddetti. İstinaf yolu açık olmak üzere 8 Şubat 2024 tarihli ilgili karar, esnaf odası tarafından istinafa götürüldü. İlgili kararı inceleyen Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesi, dava dosyasındaki bilgi ve belgeleri inceledi. Dosyayı karara bağlayan mahkeme, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasını uygun bulmayarak istinaf talebini reddetti. Kararda İstanbul Teknik Üniversitesi’nin hazırladığı teknik rapora atıf yapıldı. İBB tarafından hazırlatılan raporda İBB sorumluluk alanında kalan toplu taşımacılık hizmetinin teknik açıdan incelendiği, mevcut sorunların tespitine ve bütüncül toplu taşıma sistemi ile bu sistemin avantajlarına yer verilerek gelecek yıllarda oluşacak taleplere karşılık verilmek adına öneriler getirildiğine değinildi. 2 Temmuz 2024 tarihli kararla birlikte UKOME kararı İBB lehine kesinleşmiş oldu.

Emsal olabilecek

Türkiye genelinde bu sayıda ve bu özelliklerde araçların taksiye dönüştüğü ilk işlem olan UKOME kararının yargı mercilerinde de kesinleşmesi, Türkiye'de benzer uygulamalara hukuki açıdan emsal olma özelliği taşıyor.

"
"