18 Ekim 2024 07:00
T24 Kültür Sanat
Türkiye’nin sanatla dolup taşan şehirlerinden İstanbul, Ankara ve İzmir’de bulunan tiyatro, sergi, atölye gibi etkinlikleri derleyen SanatSepet Ajanda, bu hafta dördüncü sayısıyla sizlerle. Ekim ayının gelmesiyle hareketlenen film festivalleri, sergi takvimleri bu haftaki ajandanın odağında. İstanbul’daki festivaller, Ankara’daki kaçırılmaması gereken sergiler ve İzmir’deki farklı tiyatro oyunları ajandada yer alıyor.
Her hafta cuma günü yayımlanan SanatSepet ajandada bu hafta 19-25 Ekim tarihlerindeki etkinliklerine yer veriliyor.
İşte İstanbul, Ankara ve İzmir’de sizler için derlediğimiz kültür sanat etkinlikleri:
-28. İstanbul Tiyatro Festivali
İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, 20 yıldır Koç Holding Enerji Grubu Şirketleri Aygaz, Entek, Opet ve Tüpraş sponsorluğunda düzenlenen İstanbul Tiyatro Festivali, 22 Ekim’de 28. kez perdelerini açmaya hazırlanıyor.
2022 yılında küratörlü bir yapıya geçen İstanbul Tiyatro Festivali, Kent Oyuncuları geleneğinin önemli temsilcilerinden, hem oyuncu hem yönetmen kimliğiyle pek çok ödülle onurlandırılan Mehmet Birkiye’nin küratörlük döneminin ilk yılında, 5 uluslararası, 14 yerli oyundan oluşan bir programla tiyatroseverleri karşılamaya hazırlanıyor.
19 Kasım’a kadar sürecek festival programında, günümüz tiyatrosuna farklı soluklar getirecek yeni yerli yapımlardan bir seçkiye yer verecek. Şahika Tekand, Ebru Nihan Celkan, Yiğit Sertdemir, Özen Yula, Levent Tülek, Kerem Kurdoğlu, Tuğçe Tuna, Engin Hepileri, Nagehan Gürkan, Elif Temuçin, Halil Babür, Güray Dinçol, Ümit Erlim, Başak, Kıvılcım Ertanoğlu, Michael Önder, Selin Şenköken’in imzalarını taşıyan yapımlar prömiyerlerini festivalde yaparak izleyicinin beğenisine sunulacak. Festivalde bu yıl ayrıca, Gülriz Sururi-Engin Cezzar Tiyatro Teşvik Ödülü ve İKSV Genç Sanatçı Fonu’yla desteklenen üç yeni yerli oyun sahnelenecek.
-12. Boğaziçi Film Festivali
Boğaziçi Kültür Sanat Vakfı tarafından gerçekleştirilen 12. Boğaziçi Film Festivali; dünyanın dört bir yanından filmler ve özel etkinliklerle zenginleştirdiği programıyla başlıyor. 18-25 Ekim tarihleri arasında bir hafta boyu İstanbul’a sinema büyüsünü, en yeni ve en seçkin filmlerle taşıyacak olan festival; seyirciyi, Altın Ayı adayı “Böyle Küçük Şeyler”le / Small Things Like These selamlayacak. Geçen yıl “İrade” / Will ile izlediğimiz Mielants, festival gösterimiyle Türkiye prömiyerini yapacak olan yeni filminde yine zorlu bir vicdan muhasebesi resmi çiziyor. Filmin başrollerini; Oscarlı oyuncu Cillian Murphy, popüler “Taht Oyunları”/ Game of Thrones dizisiyle tanınan Michelle Fairley, 2 Oscar adaylığı bulunan Emily Watson ve başarılı oyuncu Clare Dunne paylaşıyor.
Bu yıl kısa ve belgesel film dallarında da yerli ve yabancı, toplam 32 yapım festival kapsamında seyirciyle buluşacak.
Jürinin değerlendirmesi sonucu belgesel dalında "En İyi Film" seçilen yapım 50 bin, "Jüri Özel Ödülü"ne layık görülen yapımsa 30 bin lira ödüle değer görülecek. Kısa film dalında da ulusal ve uluslararası kategorilerde "En İyi Film" seçilen yapımlara 30 bin lira takdim edilecek.
-Contemporary Istanbul
Contemporary Istanbul'un 19. edisyonu 23 Ekim'de Tersane İstanbul’da başlıyor. Fuarın genel ziyaret günleri olan 24-27 Ekim tarihlerinde 503 sanatçının 809 eseri sanatseverlerle buluşacak.
Türkiye'nin uluslararası çağdaş sanat fuarı Contemporary Istanbul'un 19. edisyonu, 23-27 Ekim 2024 tarihleri arasında gerçekleşecek. Akbank ana partnerliğinde gerçekleşecek fuar, bu sene 14 ülkeden 53 galeriye ev sahipliği yapacak.
Contemporary Istanbul’un bu yılki konuk ülke programı İspanya, İspanyolca konuşulan ülkeler ve Latin Amerika ülkelerine odaklanıyor. Türkiye-İspanya ticari ilişkilerinde önemli rol oynayan firmaların yer aldığı Corporate Club partnerlerinin katkıda bulunduğu Spain & Latin America Focus programı kapsamında, Andrea Rehder Gallery (São Paulo), Berlin Galleria (Sevilla), Jorge Lopez Galeria (Valencia), Galería Jose de la Mano (Madrid) ve W Galeria (Buenos Aires) galerileri yer alacak.
TIKLAYIN-Cem Adrian’dan Picasso’ya; herkesten önce tek tıkla Contemporary İstanbul’u ücretsiz gezin!
-Yaftalı Tabut
Türkiye’nin ilk kadın oyun yazarı Fatma Nudiye Yalçı’nın hayatına odaklanan oyunda bizlere Türkiye solunun büyük isimlerinden Nazım Hikmet ve Hikmet Kıvılcımlı da eşlik ediyor. Burjuvazi bir aileden gelen fakat hayatı boyunca sosyalist bir bakış açısı edinmiş olan Fatma Nudiye Yalçının vermiş olduğu mücadeleleri konu ediniyor. Bilgesu Erenus’un yazdığı oyun 18-19 Ekim tarihlerinde Müze Gazhane'de, 23-26 Ekim tarihlerinde ise Ümraniye Sahnesi'nde olacak.
-Öteki İnsan
Geçmişin yüklerinden paralize olup şimdinin tehdit edici bellek yitimine teslim olmuş ve bu zaman dilimine sıkışıp kalmış iki insan... Bir kadın ve bir erkek...
Yaşadığımız modern çağda hangimiz yüzleşme cesareti gösteriyor balçığa batmış hayatıyla? Kim kırabiliyor hayatının trajikomik ve anlamsız kısır döngüsünü? Peki, bu anlamsızlık insanoğlunun değiştirilemez yazgısı mıdır? Neden hep öteki iledir derdimiz? Birbirini hatırlamaya çalışan fakat her uğraşta bir kez daha yenilen iki insanın öyküsü.
Öteki insan...
-Flu Lysıstrata
Tiyatro tarihinin ilk savaş karşıtı oyunlarından biri kabul edilen Lysistrata, kocalarının savaştan dönmesini beklemekten usanan kadınların barışı sağlamak için erkeklere karşı başlattıkları direnişle gelişen olayları anlatır. Aristofanes’in klasik metnini türler arası bir yorumla yeniden ele alarak kimlik, cinsellik, iktidar ve statüko ile tüm bunların sahna üzerindeki temsiliyeti sorgulanıyor. Bu güncel sahnelemede oyuncular bir atölyenin katılımcıları olarak görev alırken orkestra da performansın nabzını tutan bir oyun kurucu olarak konumlanıyor. Atölye esnasında prova edilen Lysistrata metni, oyuncuların kişisel anlayışını ve deneyimlerini sahneye taşımaları için alan açıyor.
-Üç Maymun
İktidar, şöhret ve para için bir araya gelmiş üç güç, bir masa başında, kendisine " Ben, Tanrı'nın devletin başına musallat ettiği bir at sineğiyim " diyen baldırı çıplak, yalın ayak bu adamı, otoritelerine çomak soktuğu için yargılatıp, idam ettirmek üzere bir plan hazırlığı ile toplanmışlardır. Korkuları " Sokrates gibi büyük bir filozof bile yalın ayak dolaşırken, siz nasıl oluyor da zengin hayatı sürüyorsunuz " diyecek olan halktır. İktidar olamazlarsa halkı yönetemeyecekleri korkusu ile bu kararı alırlar. Güç dengelerini sorgulatan bu oyun 22 Ekim Salı günü Şişli Tiyatrosu'nda seyircilerinin karşısına çıkacak.
-Gizemli Dünyalar/Mayalar
Gizemli Dünyalar serisinin ilki olan ‘Mayalar’, 1 Ekim’den itibaren Cermodern Flow’da sizleri bekliyor. Gizemli Dünyalar serisinin ilki olan Mayalar, 280 metrekarelik görüntü duvarlarıyla katılımcıları Mayalar medeniyetinin kalbine yapacağınız bir yolculuğa çıkarıyor.
Ziyaretçiler Mayaların mimarilerini, doğa ve evrenle olan mistik ilişkilerini etkileyici bir sunumla keşfediyor. Bu eşsiz deneyim, izleyicilere Maya medeniyetinin sosyal, kültürel ve sanatsal mirasını yakından inceleme fırsatı sunuyor. Sergi, immersif teknoloji kullanarak katılımcılara çok boyutlu bir deneyim yaşatıyor.Sergi, iki ana bölümde farklı deneyimler sunuyor.
Ziyaretçiler, ilk bölümde Mayaların sosyal, kültürel ve inanç dünyalarını deneyimsel bir yaklaşımla yorumluyor. Yolculuk, insanlık tarihinin ilk yerleşim alanlarından biri olan mağaralarda başlıyor. İkinci bölümde ise, Maya uygarlığının en önemli yazılı eserlerinden biri olan Dresden Kodeksi, dijital bir arşiv olarak sergileniyor.
-İzler
İtalya ve Avusturya Büyükelçiliklerinin iş birliğiyle düzenlenen Başka Bir Yere Bakmak, Orada Olmak sergisi, mekânın kurucu unsuru olarak hareket kavramını sorguluyor. 30’dan fazla sanatçının eserleri, izleyicilere mekân, kültür ve toplumsal ilişkiler üzerine derinlemesine düşünme fırsatı sunuyor.Sanatçıların farklı bakış açılarıyla ürettikleri eserler, hareket, geçiş ve dönüşüm temalarını ön plana çıkarıyor. Ziyaretçiler, bu eserler aracılığıyla mekânın karmaşık yapısını sorgulama imkânı buluyor. Ayrıca, sergi insanın mekânla, hafızayla ve yaratım süreciyle olan ilişkisini yeniden tanımlamak ve değerlendirmek amacıyla yenilikçi anlatılar sunuyor. Başka Bir Yere Bakmak, Orada Olmak, 3 Kasım’a kadar sanatseverleri ağırlamaya devam edecek.
-Artnouva
Ankara’da düzenlenen ArtNova Sanat Fuarı, sanatseverlere kapılarını açtı. ATO Congresium’da, ATİS Fuarcılık, TMMOB Mimarlar Odası ve Birleşmiş Ressamlar ve Heykeltıraşlar Derneği'nin destekleriyle hayata geçirilen fuarda, 100 galeri ve yaklaşık 900 sanatçının eserleri sergileniyor.
Fuarda, mimarlık, iç mimari, grafik tasarım, resim, heykel ve dekoratif sanatlar gibi çeşitli alanlar bir araya getirilirken, sanatseverler için zengin bir içerik sunuluyor. Ayrıca, kent, mekan, sanat ve koleksiyonerlik gibi güncel konuları ele alan 22 söyleşi, atölye çalışmaları ve müzik dinletileri de gerçekleştirilecek.
Fuar, Türk sanatının usta isimlerini ve genç yetenekleri bir araya getirerek dikkat çekiyor. Devrim Erbil, Ahmet Umur Deniz, Orhan Gürel ve Hikmet Çetinkaya gibi önemli ressamların eserlerinin sergilendiği etkinlik, 20 Ekim saat 20.00’a kadar ziyaret edilebilecek.
-Teleport
Hayatından kaçmak isteyen bir kadın kendisini odasına kilitlemesinin ardından gizemli bir şekilde sahnede uyanır. Onu buraya kim getirdi? Ya da ne? Seni fark ettiğinde bunu beraber keşfedeceğiniz bir yolculuğa çıkmaya karar verir. Karakterin varoluşsal sorgulamalarına tanıklık edeceğiniz bu oyun 19 ve 25 Ekim tarihlerinde Bambu Sahne'de olacak.
-Bir Daha Asla
Oyun İkinci dünya savaşının sonlarına doğru Berlin yakınlarında, Sachsenhausen nazi kampında geçer. Noah, Aviva, Eva, Hanna esir edilmiş ve çalıştırılmaktadır. Mahkumlar ağır bir zulüm altında ezilirken bir akşam mahkumların en küçüğü (Noah) kampın dışından tanımadığı biriyle iletişim kurmayı başarır. Bu kişi onlara kurtulacaklarını müjdelemiştir. Bir "Kurtarıcı"! Ölüm ve yaşamın pamuk ipliğine bağlı olduğu bu kampta kadınlar hayatta kalabilmek için bu umuda sarılır. Fakat savaş bitmek üzeredir ve Nazilerin kampta son yaşayanlar için bir planı vardır. Nazi Almanyası'ndaki Yahudilerin verdiği mücadeleden Filistinlilerin Gazze'deki direnişine askeri baskılar altında hayatta kalma mücadelelerini vurgulayan bu oyun 19 Ekim Cumartesi günü Erol Demiröz Yeni Meydan Sahnesi'nde olacak.
-Yanık Yurt
Milli Mücadele’nin son günlerinde yaşanan İzmir ve Batı Anadolu yangınlarına odaklanan sergi birçoğu ilk kez gün ışığına çıkan fotoğraf, film, belge ve objelerden oluşuyor. Yanık Yurt sergisi, Yunan ordusunun işgal yıllarında ve 1922 Eylül’ünde Batı Anadolu’dan çekilirken uyguladığı ‘yakma ve imha politikası’ ile yok ettiği yerleşim birimlerini ele alıyor. İkinci olarak, Büyük İzmir Yangını sırasında şehrin sahip olduğu itfaiye teşkilatına ve diğer altyapısal sorunlarına eğilirken, son olarak da Türk-Yunan savaşının 9 Eylül’de Türk birliklerinin İzmir’e girmesine rağmen sona ermemiş oluşuna, şehirdeki savaş halinin devam etmesine ve birçok noktada kundaklanan şehrin alevlere teslim olmasıyla yaşanan büyük trajediye odaklanıyor. Sergi 20 Haziran 2025 tarihine kadar sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.
-Gergedanlar
İkinci Dünya Savaşı sonrasında faşizmin halk üzerindeki dinamikleri üzerine bir hikâye. Küçük bir kasabada başlayan oyun insanların gergedanlaşmaya başlaması ve giderek kimliklerini kaybetmesi üzerine gelişiyor. Tiyatro oyununda gergedana dönüşen bir topluluk içerisinde tek başına kalan Berenger ise bir insanlık savaşının ortasında yalnız başına bırakılır.
-Balık Kılçığı
Oyun, Bir kasabada yaşanan felaket sonrası bir anıt tasarlanması için görevlendirilen mimar karakterimiz ile kör yaşlı bir kadın arasında geçen bir hikayeyi anlatıyor. Anıtı tasarlayacak olan mimara kasaba ve olay hakkında bilgi vermek için mimarın yanına giden yaşlı kadın, kasabanın hikayesini anlatmaya başlar. Konuşmanın kapsamı genişleyerek etik, inanç, kadın olmak gibi toplumsal konulara evrilir. Psikolojik gerilim olma özellikleri taşıyan oyun, birçok değeri sorgulamamıza neden oluyor. Bireyin kendini çözümlemesi ve karşılaştıklarıyla yüzleşmesini anlatan bu oyun, 19 ve 25 Ekim tarihlerinde Tiyatro Salt'ta seyircileriyle buluşacak.
-Külkedisi Öldü
Sekizde Sahne Deneme Topluluğu "Külkedisi Öldü" oyunuyla, kadının maruz kaldığı fiziksel, psikolojik ve sosyal şiddetin ruhunda yarattığı tahribata yakından bakıyor. Sadece bizim coğrafyamızda değil komşu coğrafyalarda da kadına yaşatılan ve giderek artan şiddet ciddi bir "insanlık sorunu" olarak büyümeye devam ediyor.
“Yanıldığımız yerden vuruyorlar bizi. Aşk maskesi takarak. Dost maskesi takarak. Kardeş maskesi takarak. Bu yüzden kurşunları, merhametli kurşunlar. “
-Richard
Yıl 2012 Kral III. Richard'ın kemikleri Leicester'da bir otoparkta bulunur. Kemiklerin adli tıp uzmanlarınca araştırılıp, kanıtlanması uzun bir zaman alacaktır. Londra’da çoğunlukla sıra dışı sanat oyunları üreten küçük bir tiyatro ise aynı dönemde istek üzerine III. Richard oynayacaktır. Bu arada tiyatroya sığınan ve polis tarafından aranan kimliksiz kriminal bir adam vardır.
Tiyatroya sığınan “Richard” önce oyundaki Richard rolünü, daha sonra da oyunun sahneyekonuluşunu üstlenir. “Bozuk yapısı” gereği var olan düzene devletin ya da tiyatronun yapısına karşıdır. Bir yandan hoşgörülü ve demokrat sanatçıların desteğini alırken, diğer yandan tiyatrodaki yapıyı bozmakta, sanatın kurumsal etik ya da hiyerarşik her şeyine karşı gelerek, ortaya alışılagelmemiş bir Richard prodüksiyonu çıkarmaktadır. Drag Queen showlarından, moda defilelerinden ilham almakta, oyuncu olmayan insanları oyuna yerleştirmekte tiyatronun çatısından, insanların özel hayatlarına kadar maddi manevi her şeyi yıkmaktadır. Tiyatro bir facia ile sarsılır. Bu sırada Krallık, III. Richard’ın cenaze törenine hazırlanmaktadır.
Okan Bayülgen, bu yeni yüzyılın ilk çeyreğinden bakıyor Shakespeare’in Richard’ına. Modern filozofların yaklaşımlarıyla ele alarak Richard’ın gerçekliğini, Shakespeare’in Richard’ı hikâyeleştirmesini tartışmaya açıyor. Yabancı olmayı, yalnızlaşmayı, vahşileşmeyi tartışırken hayali bir tiyatro kumpanyası Shakespeare’in III. Richard’ını tekrar oynuyor. Bu ödüllü tiyatro oyunu 22 Ekim Salı günü Kültür Park Açık Hava Tiyatrosu'nda olacak.
© Tüm hakları saklıdır.