Örgütün adının 1970’li yıllarda Kıbrıs’ta solculara yönelik suikast girişimleriyle duyulduğunu belirten Polat, “Örgüt 12 Eylül Darbesi’nin ardından ortadan kaybolmuştu. Ergenekon davası ile adını tekrar duyduğumuz örgüt daha önce de Madımak Katliamı, Akın Birdal suikastı, Özgür Radyo çalışanlarının tehdit edilmesi, Agos gazetesine tehdit içerikli e-posta gönderilmesi ve Diyarbakır’da 10 kişinin öldüğü bombalı saldırının üstlenilmesi olaylarında karşımıza çıktı” ifadelerini kullandı.
Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) Ergenekon Davası’nda mahkemeye gönderdiği bilgi yazısında “TİT isminin aşırı milliyetçi unsurlar tarafından paravan olarak kullandığı” ifadesini hatırlatan Polat, şöyle devam etti:
“Milli İstihbarat Teşkilatı, örgütün solcu kesimin korkutulması amacıyla aşırı milliyetçi unsurlarca kullanıldığını ve örgütün merkez komitesinin oluşmadığını ismin paravan olarak kullanıldığını söylediyse de, TİT yurt çapında eylemlerine devam ediyor. Örgüt en son Bornova ilçesi Tuna Mahallesi sakinlerine gönderilen tehdit içerikli mesajlar ile karşımıza çıktı. Mesajlarda, atık toplayanların ve simit satanların PKK’lı oldukları iddia edilerek ‘Bunlara bir şey verenler ve simit satın alanlar bu ikazımıza uymazlarsa öldürülecektir’ yazılı notların bırakılması mahalle sakinleri arasında paniğe yol açmıştır.”
"Mahlle halkı tedirgin"
Mahallede yaşayanlarla görüştüğünü ve halkın tedirgin olduğunu aktaran Polat, “Her an bir şey olur korkusu ile gecelerdir uyuyamadıklarını, sokaklarda yalnız başlarına yürümekten korktuklarını ve çocuklarını evde bırakarak gönül rahatlığı ile işlerine gidemediklerini ifade eden mahalle sakinleri, ‘Huzurumuz kalmadı, kolluk kuvvetlerinin görevlerini yapması için birilerinin ölmesi mi gerekiyor’ dediler” diye ifade etti.
"Soylu'yu göreve davet ediyorum"
“Yasa dışı faaliyet gösteren bütün örgütlere devlet aynı mesafede durmalıdır. Sol bir örgüt eylem yaptığında nasıl müdahale ediliyorsa aynısı geçerli olmalıdır. Ben Sayın Soylu’yu göreve davet ediyorum. TİT yasa dışı bir örgüttür ve derhal müdahale edilmesi gerekmektedir. Devletin görevi vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini korumaktır” diyen Polat, Soylu’ya şu soruları yöneltti:
“İzmir’in Bornova ilçesi Tuna Mahallesi’nde yaşanan bu olaydan Bakanlığınızın bilgisi var mıdır? Bakanlığınızın bilgisi var ise gerekli tedbirler alınmış mıdır? Kolluk kuvvetleri tarafından Türk İntikam Tugayı adlı örgüte herhangi bir operasyon yapılmış mıdır? Yapılan operasyonlar sonucu kaç kişi tutuklanmıştır? Tutuklananlardan kaç kişi hüküm giymiştir? Türkiye genelinde Türk İntikam Tugayı örgütünün faaliyetlerinin önlenmesi adına Bakanlığınız tarafından yürütülen bir çalışma var mıdır? Var ise bunlar nelerdir?”