T24 Haber Merkezi
İzmir Barosu’nun 2024-2026 Olağan Genel Kurulu yapılan başkanlık seçimiyle sona erdi. Seçimde, Çağdaş Avukatlar Grubu adayı mevcut başkan Sefa Yılmaz yeniden seçildi. Sonuçların açıklanmasının ardından konuşan Yılmaz, “Dün itibariyle gerçekten çok kötü söylemler vardı. Nefret dili kullanıldı Çağdaş Avukatlar Grubu'na karşı. Ancak kötücül dilin, nefret dilinin hiçbir zaman artık İzmir Barosu avukatları tarafından kabul görmediğinin bir göstergesidir bugün çağdaş avukatlar grubunun bu seçimi kazanması” dedi.
İzmir Barosu’nun iki gün süren 2024-2026 Olağan Genel Kurulu sona erdi. Seçimde, Çağdaş Avukatlar Grubu’nun adayı Av. Sefa Yılmaz, Cumhuriyetçi Avukatlar Grubu’nun adayı Av. Sercan Altunordu, Mücadeleci Avukatlar Grubu’nun adayı Av. Tacettin Çolak, İzmir Avukat Hareketi’nin adayı Av. Banu Aşkın İnce başkanlık için yarıştı. Kültürpark Celal Atik Spor Salonu’nda yapılan oy verme işlemi saat 09.00’da başladı ve 17.00’de sona erdi.
Toplamda 13 bin 553 avukatın oy kullandığı seçimlerde, Çağdaş Avukatlar Grubu adayı olan mevcut başkan Sefa Yılmaz 2 bin 698 oy alarak başkan seçildi. Sercan Altunordu 2 bin 137 oy, Banu Aşkın 2 bin 210 oy ve Tacettin Çolak ise 221 oy aldı.
“Nefret diline İzmir Barosu avukatları geçit vermez”
Sonuçların açıklanmasının ardından konuşan Sefa Yılmaz, genel kurulda yaşananlara atıfta bulunarak ‘nefret dili’ eleştirisi yaptı ve şunları söyledi:
“İzmir Barosu'nun tarihini hep 116 yıl olarak söylüyorum. Çağdaş Avukatlar Grubu da bu tarihin yaklaşık 50 yılında yer aldı ve yer almaya da devam ediyor. Bugün seçimli Genel kurulumuzu yaptık. Dün itibariyle gerçekten çok kötü söylemler vardı. Nefret dili kullanıldı Çağdaş Avukatlar Grubu'na karşı. Ancak kötücül dilin, nefret dilinin hiçbir zaman artık İzmir Barosu avukatları tarafından kabul görmediğinin bir göstergesidir bugün çağdaş avukatlar grubunun bu seçimi kazanması. Her üç grubun söylemi çok farklı değildi. Sadece Çağdaş Avukatlar Grubu üzerinden yapılmak istenen bir propagandaydı. Bunu gecenin geç saatlerine kadar yaptılar. Ama geçen seçimde de söylemiştim. Nefret diline İzmir Barosu avukatları geçit vermez. İnsan haklarına, hukukun üstünlüğüne, kadından yana, çocuktan yana, doğadan yana tavır koyan, laik demokratik sosyal hukuk devletinden yana çağdaş avukatlar grubu, İzmir Barosu’nun eksiksiz tüm kurullarında yer almayı başardı.”