T24 Dış Haberler
Araştırmalara göre, Güney Avrupa’da beklenmedik bir biçimde artan sıcaklıklar hava durumuna bağlı ölümleri 21. yüzyılın sonuna kadar üç katına çıkarabilir.
Soğuk hava sebepli ölümlerin sıkça görüldüğü Avrupa’da, iklim değişikliğinin olumlu olabileceği tartışılıyor. Ancak Lancet Public Health dergisinde yayınlanan çalışma, ölüm oranlarının ısınan havaya geç tepki vereceğini, hatta insanların yaşlanmasının ölüm oranlarını arttırabileceğini ortaya çıkarttı.
Araştırmacılar, sıcak hava dalgalarının “benzeri görülmemiş sorunlara” neden olabileceğini belirtti.
Avrupa Komisyonu Ortak Araştırma Merkezi’nin yaptığı çalışmanın yazarlarından olan David García-León, “İklim ısındıkça ve nüfus yaşlandıkça, sıcağa bağlı ölümlerin artması, soğuğa bağlı ölümlerin ise biraz azalması bekleniyor.” açıklamasında bulundu.
1991-2020 yılları arasında Avrupa genelinde yılda soğuktan kaynaklı yaklaşık 364 bin, sıcaktan kaynaklı ise 44 bin ölüm gerçekleştiği biliniyor. Havanın 3 derece ısınmasının, ölümleri 129 bine çıkarması bekleniyor. Araştırmaya göre Dünya Lideri ülkeler küresel ısınma hedefini 1.5 oranında tuttursa bile 2100 yılında Avrupa’da hava durumuna bağlı ölüm sayısı 408 binden 450 bine yükselebilir.
Avrupa’yı kasıp kavuran sıcaklıkların ardından gündeme gelen konu, ‘iklim krizinin soğuktan kaynaklanan ölümleri azaltacağını’ iddia eden iklim inkarcılarına meydan okuyor. 854 şehirdeki verilerin modellendiği araştırmada sıcaklığın özellikle İspanya, Yunanistan, İtalya ve Fransa’nın belirli bölgelerini etkileyeceği belirtildi.
En serin kıta olan Avrupa’da bile yıkıcı sonuçlar doğuran iklim krizinin, diğer kıtalarda daha vahim bir sonuç yaratabileceği düşünülüyor.
Resmin tamamı bile değil
Araştırmanın bir parçası olmayan Wellcome derneğinin İklim Etkileri ve Adaptasyon Başkanı Madeleine Thomson, “Bu araştırma, iklim krizine yeterince hızlı müdahele etmeyerek, ne kadar çok hayatı tehlikeye attığımızı gözler önüne seriyor” açıklamasında bulunarak endişesini dile getirdi.
Avrupa’da sıcak havadan kaynaklanan ölümlerin yüzyılın sonunda tahminen üç katına çıkmasının ‘resmin tamamı bile olmadığını’ ifade eden Thomson, hamileliklerde sıcağa bağlı düşüklerin ve mental problemlerin de artacağını söyleyen araştırmaları örnek gösterdi. “Değişimden kaynaklı mahsul kıtlığının ve kontrol edilemeyen yangınların da altyapıya zarar vererek ekonomiyi etkileyeceğini ve zincirleme problemlere yol açacağını” belirtti.
Gerçeği yansıtmayabilir
Araştırmada yer almayan MRC Çevre ve Sağlık Merkezi’nden epidemiyolog Gary Konstantinoudis, geçmiş araştırmalara dayanılarak yapılan analizin, 2000-2019 yıllarındaki ölüm oranlarının sabit olduğunu varsayan önceki bir çalışmaya dayandığını, ancak teknolojik gelişmeler ve sağlık alanındaki ilerlemeler baz alınmadan elde edilen sonuçların gerçeği yansıtmayabileceğini ifade etti.
ISGlobal’de ‘Avrupa’da sıcaktan kaynaklanan ölümler’ üstüne çalışan çevre epidemiyoloğu Elisa Gallo, “Artan ısıya uyum sağlamanın giderek daha önemli hale geldiğini” belirtti.
Araştırmacılar, hükümetleri hastanelere yatırım yapmak, eylem planları oluşturmak ve binaları yalıtmak gibi ölüm oranlarını azaltacak politikaları değerlendirmeye teşvik etti. Ölümlerdeki öngörülen artışın Avrupa'nın nüfus yapısı ve iklimindeki değişikliklerden kaynaklandığını vurguladılar.
Gallo, "En kötü senaryoya ulaşmaktan kaçınmak istiyorsak, sera gazı emisyonlarını ele alarak sorunun kökenine inmek esastır" dedi.
Araştırmacılar, uyum sağlama çabalarının yüksek işsizlik, yoksulluk, yapısal ekonomik değişiklikler, göç ve yaşlanan nüfusa sahip bölgelere odaklanılması gerektiği sonucuna vardı. Bu tür bölgelerin iklim hasarlarına uyum sağlama konusunda daha az yetenekli olduğunu ve ayrıca ısı ölümlerindeki artıştan daha fazla etkilendiğini söylediler.