14 Eylül 2024 11:57
Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca, Diyarbakır'da kaybolduktan sonra cesedi bulunan Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili soruşturmada aile üyelerinin etkili bir karartma stratejisi uyguladığını belirterek, "Bu olaydaki en hazin olaylardan biri de failin ya da faillerin hukuk yardımı almış olduğunun ayan beyan ortada olması" dedi. Karaca, "Bu bilgilendirmeyi kim ya da kimler yaptı? Güran ailesi bu kadar etkili karartma tekniklerini CSI Miami dizisi izleyerek mi öğrendi?" diye sordu.
Diyarbakır'ın Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de cesedi bulunan Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili soruşturma devam ediyor. Narin'in annesi, abisi ve amcasının da aralarında yer aldığı 11 kişi tutuklanırken, aile üyelerinin jandarmada, savcılıkta ve mahkemede verdiği çelişkili ifadeler tartışma yarattı. Habertürk yazarı Nihal Bengisu Karaca, "Güranlar ceza soruşturma tekniğinin detaylarını CSI dizilerinden mi öğrendiler?" başlıklı yazısında köyde ata-erkil değil, "amca-erkil" bir yapı olduğunu belirterek, şunları yazdı:
"Salim Güran merkezinde kurulmuş ‘amca-erkil’ ailenin çıkarlarının ne kadar ciddi bir istençle savunulduğunu,Salim Güran’ın Tavşantepe’de geçerli tek devlet gibi muamele gördüğünü ve insanların bu durumdan ürkme ve çekinme düzeyinin bizim öyle İstanbul’dan bakarak anlamamızın çok zor olduğunu anlatıyor bu durum.
Salim Güran sadece güçlü değil düne kadar aynı zamanda meşruydu.Büyük ve köklü bir aileye mensup. Salim Güran’ın babası da muhtar, kendisi de muhtar, bu olay olmasaydı muhtemelen ilerde oğullarından biri de muhtar olacaktı. Hem yerelin kendine has dinamiklerinden ileri gelen bir güce sahip, hem de ahali açısından devleti o köyde temsil etmekten kaynaklanan nüfuza sahip.
O kadar ki Yüksel-Arif Güran çiftinin engelli büyük kızları bundan 5-6 yıl önce öldüğünde, normalde yapılması gereken ölüm koşulları araştırılmadan defnediliverdi. Çünkü o dönem muhtarın defin yetkisi vardı. Muhtar da Salim Güran’dı.
Kimse bu Tülin nasıl öldü, sahiden merdivenden mi düştü, hani adli tıp raporu diye sormadan hop, toprağın altındaydı Tülin.
Böyle bir durum hadiseyi gören ahaliye tek bir mesaj verir: Bu Salim Güran sadece zengin değil, sadece muhtar değil, sahiden ‘güçlü’."
"Köyden bahsedilirken stratejik bir köy denilmesi de boşuna değil" diyen Karaca, "Bu noktada ailenin kendisini savunmak için yayımladığı bildiride topu ‘dış güçler’e atması da anlamlı. İlk anda hepimize aptalca gelen bu savunma bir şifre içeriyor olabilir: Dış güçler bu devletin başına bu bölgenin başına terör belasını sardı malumunuz, ama bu aile hep devletine bağlı oldu" ifadelerini kullandı.
Karaca, şöyle devam etti:
“Dış güçler' savunması ailenin 'devlete bağlılığını' hatırlatmak için. Bağlılığın kapsamını bilmediğimiz için bu hatırlatmanın çaresiz bir çırpınış mı, ailenin imtiyazlarının ve gücünün sebeplerini ihtiva eden bir bağlam mı sunduğunu bilemeyiz. Ancak bölgede bu türden yerli ve güçlerini devletten alan ailelerin paralel egemenlik alanları oluşturduğu öteden beri bilinen bir durum.
Tam da bu nedenle üç bakanın Tavşantepe’ye gitmesi gerekliydi ve doğruydu. Hem küçük kız çocuklarını bir soyisminin ağırlığını koruma adına kolayca ‘harcanabilir’ gören kirli bir zihniyete mesaj verildi. Hem de 'Devletime bağlıyım' diyenin kendi paralel egemenliğini kurabildiği bu düzenekle ilgili alarmın farkındalığı -geç de olsa- ortaya kondu."
"Bütün bunlara rağmen unutmayalım ki, kamuoyuna sızan bilgiler polisin sızdırmayı seçtiklerinden oluşuyor. Günün sonunda hala cinayetin motivasyonu belli değil" diyen Karaca, şu ifadeleri kullandı:
"Narin’in gayri ahlaki bir sahneye tanık olduğu için mi öldürüldüğü, aileden birininin -hatta belki amcanın ailesinden birinin- başka birini istismar ettiğini gördüğü için mi öldürüldüğü veya bizzat kendisinin bir cinsel istismara maruz kalırken mi öldürüldüğü belli değil. Sonuncu olasılığın netleşmesi de anladığım kadarıyla artık pek mümkün değil. Ceset bu tür 'adli delillerin yok olmasını sağlayacak şekilde!' suya konulmuştu."
Nihal Bengisu Karaca, failin ya da faillerin hukuk yardımı aldığının çok açık olduğunu belirterek, şunları yazdı:
"Oysa Narin’in cinsel saldırıya uğrayıp uğramadığını bilmek failin ya da faillerin kimlikleri ve motivasyonları önündeki perdeyi kaldırabilirdi. Bu olaydaki en hazin olaylardan biri de failin ya da faillerin hukuk yardımı almış olduğunun ayan beyan ortada olması. Salim Güran tutuklandıktan sonraki dönemde ise diğer amca Fuat Güran, anne Yüksel Güran, Arif Güran, hatta Baran Güran vs çok açık ki ceza hukukunda fail ve işbirlikçiyi tayin edebilecek sürecin detayları hakkında bilgi sahibi oldukları için etkili bir karartma stratejisi uygulayabiliyorlar.
Bu bilgilendirmeyi kim ya da kimler yaptı?
Güran ailesi bu kadar etkili karartma tekniklerini CSI Miami dizisi izleyerek mi öğrendi?
Adalet Bakanlığı’nın yerinde olsam mevcuttan geriye doğru ailenin tüm avukatlarına bakarım. Bu işte avukatlık mesleğini kirletenlerin meslek etiğini çar çur edenlerin dahli olabileceği ihtimalini gözününde bulundururum."
Narin'in kaybolduğu 19 günde neler yaşandı?Olay, 21 Ağustos'ta öğleden sonra Bağlar ilçesi kırsal Tavşantepe Mahallesi'nde meydana geldi. Saat 13.50’de evden çıkarak Kur'an kursuna giden Narin Güran, o gün en son 18.47’de görüldü. Evlerine dönmeyince ailesi kendi imkanlarıyla aradı. Köylülerle yapılan aramadan da sonuç alınamayınca Narin'in babası Arif Güran, aynı gün saat 20.00 sıralarında jandarma karakoluna giderek kızının kayıp olduğunu bildirdi. Bunun üzerine bölgeye Bağlar Jandarma Komutanlığı, Bağlar Asayiş Komando Bölük Komutanlığı, Jandarma Özel Harekat timleri, Jandarma Suç Araştırma Timleri (JASAT), İstihbarat Şube Müdürlüğü, Köpek İz Takip Timi ve Su Altı Arama Kurtarma Timi'nin yanı sıra sağlık, AFAD, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Su Altı Arama ekipleri ile ilçe belediyelerinden de arama kurtarma ekipleri sevk edildi.
Narin'in kaybolduğu saatlerde yoldan geçtiği tespit edilen yaklaşık 150 araç sorgulandı. Mahalledeki evler ve köye giriş yapan araçlarda arama yapıldı. Toplamda 12 bin 565 araç arandı, 130 kişinin ifadesin alındı. Ayrıca 32 bin 952 kişi kontrol edildi, 7 iz takip köpeği ile 11 bin dönümden fazla alanda arama yapıldı. Öte yandan, Narin'in kaybolmadan önceki son görüntüleri okulun güvenlik kamerasına yansıdı. 21 Ağustos'ta saat 15.15'i gösteren görüntülerde, Narin'in 4 arkadaşıyla yürüdüğü ve ardından ayrılıp, tepe yolunu kullanarak evine doğru gittiği anlar yer aldı. Arama çalışmalarında 22 Ağustos'ta Güran ailesinin evine 3 kilometre mesafede, 28 Ağustos'ta ise 2 kilometre mesafede 2 farklı çocuk terliği bulundu. Ancak her iki terliğin de ailesinin beyanıyla Narin Güran'a ait olmadığı belirlendi. Siyasetçilerden sanatçılara, gazetecilerden yazarlara; Narin'in ölümüne sosyal medyada büyük tepki! Soruşturma kapsamında Narin Güran'ın ağabeyi Enes Güran (18), kolundaki ısırık izleri nedeniyle gözaltına alındı. İstanbul Adli Tıp Kurumu'ndaki incelemede, ısırık izlerinin Narin'e ait olup olmadığı tespit edilemeyince E.G. serbest bırakıldı. Soruşturma kapsamında bu kez Narin'in amcası, aynı zamanda kırsal Tavşantepe Mahallesi'nin muhtarı Salim Güran gözaltına alındı. Güran'ın aracından alınan DNA örneklerinin, Narin'in kıyafetlerindeki DNA örnekleri ile eşleştiği belirlendi. Jandarmadaki işlemlerinin ardından zırhlı araçla adliyeye sevk edilen Salim Güran, 2 Ağustos günü çıkarıldığı mahkeme tarafından 'Kasten öldürme' ve 'Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma' suçlarından tutuklandı.
Çalışmalar kapsamında ayrıca mahalle mezarlığında, özellikle yakın zamanda defnedilenlerin mezarları olmak üzere soruşturma savcısı eşliğinde jandarma tarafından yer altı görüntüleme cihazı ile arama yapıldı. Ancak herhangi bir bulguya rastlanmadı. Jandarma Arama Kurtarma (JAK) ekipleri, önceki gün de mahalleye 2 kilometre uzaklıktaki Eğertutmaz Deresi’nde çalışma yaptı. Ekiplerin 8 Eylül sabahı yürüttüğü arama çalışmalarında, Eğertutmaz Deresi’nde Narin’in cesedine ulaşıldı. Mahalleye giriş çıkışlar yasaklanırken, 19’uncu günde bulunan Narin’in cesedi otopsi için Adli Tıp Kurumu’na götürüldü. Narin nasıl öldürüldü: Ön otopsi tutanağı ortaya çıktı Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturmada, bir cumhuriyet başsavcıvekili ile üç cumhuriyet savcısı olmak üzere dört savcı görevlendirildi. Soruşturmada kapsamında ilk önce 21 kişi gözaltına alındı, elde edilen deliller sonrası bu sayı 24'e yükseldi. Gözaltına alınanlar arasında Narin'in annesi Yüksel Güran, babası Arif Güran, iki ağabeyi, üç amcası ve 2 Eylül’de ‘kasten öldürmek'ten tutuklanan köy muhtarı amcası Salim Güran’ın eşini de yer aldı. Daha önce gözaltına alınan ve kolundaki ısırık izinin Narin'e ait olmadığı belirlenerek serbest bırakılan 18 yaşındaki Enes Güran da bir kez daha gözaltına alındı. Diyarbakır'dan İstanbul'a binlerce insan Narin için eylemde: Narin'in hesabını soracağız Derede cansız bedeni bulunan Narin’in arkadaşlarıyla olan yeni görüntüsü ortaya çıktı Narin'in cesedinin götürüldüğü Diyarbakır Adli Tıp Kurumu'ndaki (ATK) otopsi işlemine ise 14 uzman katıldı. Otopsi işlemleri yaklaşık 11 saat sürdü. Bulunduğı çuvalda, Narin’e ait eşyalar, Kuran kursu için yanında taşıdığı 'Elif Ba', çantası ve terliklerinin olduğu ve cesetin de deformasyona uğradığı belirtildi. Tutuklanan amca Salim Güran'a ait olan ve Narin'e ait DNA'nın tespit edildiği otomobil ise yeniden incelenmek üzere jandarma tarafından götürüldü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, İçişleri Bakanı Yerlikaya ve Adalet Bakanı Tunç'un, gözaltı işlemlerinden önce yaptıkları açıklamalarda aileye başsağlığı dilememesi dikkati çekti. Narin'in cesedini amca ile birlikte çuval içine koyup dereye bıraktığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar tutuklandı. Savcılıkta ifade değiştiren Bahtiyar, amca Salim Güran'ın "Arif'in kızını öldürdüm, sen de bu cesedi alıp yok edeceksin. Yoksa seni ve aileni öldürürüm" diyerek kendisini tehdit ettiğini öne sürdü. Soruşturma kapsamında amca Salim Güran 2 Eylül'de, Narin'in cansız bedeninin bulunmasının ardından gözaltına alınan komşusu Nevzat Bahtiyar, 11 Eylül'de tutuklanmıştı. 13 Eylül'de ise anne Yüksel Güran (44), ağabey Enes Güran (18), amcası Fuat Güran (42), kuzeni Muhammed Kaya, yengesi Maşallah Güran (46) ile kızı Birsen Güran, (19), halasının eşi Mehmet Şevket Kaya, tutuklu amca Salim Güran’ın işçileri Mehmet Selim Atasoy (40) ile 15 yaşındaki diğer işçisi R.A. tutuklandı.
|
© Tüm hakları saklıdır.