06 Kasım 2024 14:45
T24 Haber Merkezi
"Terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla tutuklanan ve yerine kayyım atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in kızı Seraf Özer, babasının mesnetsiz iddialarla tutuklandığını belirterek, "Ben bu haksızlığın karşısında dimdik duracağım. Herkes yanımızda. Bunu hissediyoruz. İşte bu, halkın sesi. İstedikleri kadar tek kişilik bir hücreye atsınlar. Ahmet Başkan, dimdik; dimdik olmaya da devam edeceğiz. Bu haksızlık, hukuksuzluk karşısında da asla sessiz kalmayacağız" dedi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturma kapsamında "terör örgütü üyeliği" suçlamasıyla tutuklanan ve yerine kayyım atanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in avukatları, Nöbetçi Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmek üzere tutuklama kararını veren İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliği'ne itiraz dilekçesi sundu. Avukatların hazırladığı 40 sayfalık dilekçeyi, Asliye Ceza Mahkemesi, üç gün içinde inceleyerek kararını verecek. Mahkemenin itirazı reddetmesi durumunda ise Özer'in avukatları bu kez üst mahkemeye itiraz dilekçesi sunacak. Avukatlar, itiraz dilekçesiyle birlikte, hukukçu akademisyenler Prof. Dr. Adem Sözüer, Prof. Dr. Ali Kemal Yıldız ile Doç. Dr. Tolga Şirin tarafından hazırlanan 38 sayfalık bilimsel mütalaayı da sundu. İtiraz dilekçesinin sunulmasının ardından, Ahmet Özer’in kızı avukat Seraf Özer, adliye önünde basın açıklaması yaptı.
Seraf Özer, şunları kaydetti:
''Öncelikle bu sürecin beni daha da güçlendirdiğini söylemek istiyorum. Mücadelemizden asla vazgeçmeyeceğiz. Ahmet Başkanımız gayet iyi, gayet dik ve güçlü duruyor. Biz ailecek de bu sıkıntıları aşacağız. Hep birlikte hak, hukuk, adalet diye çıktığımız bu yolda yalnız olmadığımızı biliyoruz. Ahmet Başkan'ı da ben her gün ziyarete gidiyorum ve her gün de ziyaret etmeye devam edeceğim. Kendisi gayet iyi. Bir sıkıntısı yok. Fakat tabiki bu yaşananlar bir zûl. 38 kitap yazmış, 350 üzerinde makalesi, bildirisi olan, 40 yıldır bu devlete hizmet etmiş bir akademisyeni, saygın bir bilim insanını bir şafak operasyonuyla, bir günde jet hızıyla tutuklamış olmaları sonrasında yaşananları gördüğümüzde trajikomik bir olay olduğunu görüyoruz.
Bu, vatandaşların hukuk devletine inancını yok etmiş bir yargı sistemidir. Ülkenin bu durumda olması, yargının bu durumda olması umut ettiğimiz Türkiye hayalinden bizi uzaklaştırıyor. Ciddi bir algı operasyonu yapılıyor. Sorgu esnasında yöneltilen sorularda ilk önce hüküm verilmiş. İddialara karşı biz bütün somut delilleriyle açıklamalarımızı yaptık. Tamamen mesnetsiz, bırakın tutuklanmayı, isnat edilen suçun bile ne kadar haksız hukuksuz olduğunu ortaya koyuyor. 15 yıl önce konuştuğunuz birinin ailesinden birisi bir soruşturma geçirmesi sebebiyle Ahmet Başkan'ın terör örgütüyle irtibatta olduğu iddiasında bulundu. Ben Ahmet Özer'in kızıyım. Hayatımdaki en büyük onur da Ahmet Özen'in kızı olmaktır. Benim için en büyük onur da Profesör Doktor Ahmet Özer'in kızı olmaktır. Bu bu itham karşısında Ahmet Özer'in kızı olarak benimle irtibata geçen tüm değerli basın mensubu arkadaşlarımız da aynı şekilde yargılanabilirsiniz demektir bu. Bu, hepimizin, bu ülkede yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının hukuk devletine olan inancını yok etmiş bir yargılama sistemi.
Bu, bugün hiçbirimizin hukuk güvenliği olmadığının bir göstergesidir. Beni bir hukukçu olarak da gerçekten hayrete düşürdü. Ülkenin bu durumda olması, yargının bu durumda olması gerçekten Türkiye hayalinden bizi uzaklaştırır durumda. Fakat inanıyorum ki, dün Ahmet Başkan'ın hesaplarından yayınlanan mesajlarda da söylendiği üzere hak, hukuk ve adalet muhakkak bu ülkede olacak. Ben sadece bir şeyi belirtmek istiyorum... Ciddi bir algı operasyonu yapılıyor. Bu, zaten Ahmet Başkan'a sorgu esnasında yönetilen sorularda da ilk önce hüküm verilmiş. Daha sonra da yargılama yapılıyormuş gibi, kamuoyuna, sosyal medyaya, basına verilen tamamen gerçek dışı iddialarla halkın, vatandaşın kafasını bulandırılmak isteniyor. Ahmet Başkan'ın tutuklu olmasının sebebi de budur. Bir suçlu algısı yaratmaktır. Herkesten ricam şu; lütfen hepimiz bilgi sahibi olmadan bir fikir sahibiymiş gibi hareket etmeyelim.
İddialara karşı biz bütün somut delilleriyle açıklamalarımızı yaptık. 140 sayfa kadar delillerimizi sunduk. Ve tamamen mesnetsiz, tek biri dahi bırakın tutuklanmayı, isnat edilen suçun bile ne kadar haksız, hukuksuz olduğunu ortaya koyuyor. Hepsi mesnetsiz iddialar. Zaten bir hukuki süreç olmadığını, yani yargı eliyle yargının bir sopa olarak kullanılarak... Ben bu haksızlığın karşısında dimdik duracağım. Herkes yanımızda. Bunu hissediyoruz. İşte bu, halkın sesi. İstedikleri kadar tek kişilik bir hücreye atsınlar. Ahmet Başkan, dimdik; dimdik olmaya da devam edeceğiz. Bu haksızlık, hukuksuzluk karşısında da asla sessiz kalmayacağız."(ANKA)
CHP'li Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer, "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandıProf. Dr. Ahmet Özer, 31 Mart seçimlerinde CHP ve DEM Parti'nin "kent uzlaşısı" kapsamında, CHP'nin Esenyurt adayı olmuş ve yüzde 49 oy oranıyla belediye başkanı seçilmişti. Özer, 30 Ekim sabahı hakkında yürütülen "PKK/KCK örgüt üyeliği" soruşturması kapsamında ev baskınıyla gözaltına alındı. Evinde, arabasında ve belediye binasında arama yapıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklamasına göre, aynı zamanda akademisyen olan Özer'in, geriye dönük yapılan 10 yıllık inceleme kapsamında, görüştüğü 694 kişinin "örgüt mensubu olduğu" iddia edildi. Açıklamaya göre, belediye başkan adayı olduğunda adli sicili soruşturulan Özer'in, hakkında telefon dinlemesi uygulandığı, konuşma dökümlerinin oluşturulduğu, fiziki takibe alındığı ve hesap hareketlerinin incelendiği öğrenildi. Soruşturmanın üç ay önce başlatıldığı, Özer'in KCK'lı Remzi Kartal'la yapılan görüşmesinin ise çözüm süreci zamanı 2015'te gerçekleştiği öğrenildi.
Özer'in ifadesi: Hepsi uydurma, kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulduÖzer, yaklaşık 12 saatlik gözaltı süresinin ardından gece yarısı "örgüt üyeliği" iddiasıyla tutuklandı. Hakimlik ifadesinde suçlamaları kabul etmediğini söyleyen Özer, "Ben 1,5 milyonluk şehrin belediye başkanıyım, çağrılsaydım koşa koşa ifade vermeye gelirdim. Bunların hepsi uydurma, zorlama siyasi atraksiyonlar ile görevden alınmam için uydurulmuştur. Kayyım atanmasının alt yapısı oluşturulmuştur" dedi. Özer, "10 yıldan fazladır CHP'ye mensubum, en son seçimde aday oldum, İmamoğlu'nun danışmanlığını yaptım, Devlet Planlama Teşkilatı'nda Recep Yazıcıoğlu ile görev yaptım, bugüne kadar bir şey yok, 10-15 yıl önceki bir takım olaylar gündeme getirilerek görevimden uzaklaştırılmaya çalışılıyor" diye ifade verdi. "Terör örgütüyle bağını" gösteren “en önemli görüşme” başsağlığı konuşmasıymışİstanbul Başsavcılığı’nın Özer hakkındaki tutuklamaya sevk yazısında, Özer’in “Terör örgütüyle bağını gösteren en önemli telefon konuşmasının”, üç kardeşi hakkında "örgüt üyeliği"nden işlem yapılan Mehmet Kaya isimli kişiyle, annesinin vefatından sonra başsağlığı için yaptığı telefon görüşmesi olduğu belirtildi. Savcılık ifadesi sürerken "Esenyurt Belediyesi'ne kayyım atandı" iddiasıÖzer'in savcılık ifadesi sürerken, İçişleri Bakanlığı tarafından Esenyurt Belediyesi'ne Beşiktaş Kaymakamı Oğuzhan Bingöl'ün kayyım olarak atandığı öne sürüldü. Haber ilk olarak, Sabah gazetesi ve TGRT Haber Ankara Temsilcisi Fatih Atik tarafından servis edildi. Ancak Atik, 15 dakika sonra yeni paylaşımda düzeltmeye gitti. T24'e açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, "Biraz evvel TBMM'de iktidar kulisinde konuştuğumuz İçişleri Bakanı böyle bir işlemin yapılmadığını söyledi. Ancak Sulh Ceza Hakimliği'nden tutuklama kararı çıkarsa daha sonra işleme bakacaklarını ifade etti. Biz hepimiz bu memlekette bu cümlelerin satır aralarının ne anlama geldiğini biliyoruz" dedi.
Avukatı: Kiracısı olan öğrencinin amcasının 'davası var' diye ilişkili gösteriliyorT24'e açıklama yapan Ahmet Özer'in avukatı Şevket Tuci, "Müvekkilimize kumpas kurulduğu açık. Örneğin Mehmet diye biriyle görüşüyor. Mehmet'in kardeşi örgütle ilişkili ama Mehmet'in sicili temiz, bundan suçlanıyor. Mesela Ahmet Özer evini kiraya veriyor. Kiralayanlar öğrenci, ev kirasını da öğrencilerden birinin amcası ya da babası. Kirayı ödeyen kişinin örgütten davası var diye bununla ilişkili gösteriliyor" dedi. Tutuklanan Ahmet Özer hakkındaki “en önemli görüşme” başsağlığı konuşması çıktı
Beyoğlu Kaymakamı özel onaylı terfi aldı, bir gecede vali yardımcısı olup kayyım atandıÖzer'in 30 Ekim'de tutuklanmasının ardından 31 Ekim sabajı yerine kayyım atandı. Önceki geceye kadar Beyoğlu Kaymakamlığını yürüten Can Aksoy’un kayyım olarak atandığı İçişleri Bakanlığı’nca duyuruldu. Esenyurt Belediyesi’ne Beyoğlu Kaymakamı Can Aksoy’un getirilmesi kararı sonrasında Aksoy, İçişleri Bakanlığı’nca özel vekalet onayı ile İstanbul Vali Yardımcılığı’na terfi ettirildi. Vekaletli terfi onayının İstanbul Valiliği’ne ulaşmasının ardından, bu kez valilik onayı ile Esenyurt Belediye Başkanlığı’na kayyım atandı.
|
© Tüm hakları saklıdır.