DİĞER
"Tek, herkese ortak bir hikâye artık mümkün değildir. Toprak’ın romanları hep birkaç kuşakla ilgilidir. Dede ninelerin, ana babaların, çocuklarla torunların zamansallıkları farklıdır, aynı zaman dilimi içinde farklı dünyaları yaşarlar."
Ağıt, Şiir, Kadın, kadın yaratıcılığında unutulanlardan, eril tarihin kadını ve yaratıcılığını nasıl yok saydığı yerlerle ilişkili mitolojiden tarihe, sosyolojiden siyasete, hayattan edebiyata izlerin kayıtlarıyla söyleşen baş döndürücü bir çalışma...
Menekşe Toprak: İster mülteci akını, ister ben doğduğumda Almanya’ya işçi olarak göç etmiş olan babamın örneğinde, isterse de bugün Türkiye’den Batı’ya yapılan beyin göçü olsun, hepsinde, az ya da çok, vatanında bulamadığını uzaklarda arayan bireyin arzularını yakalarsınız
Ağıt belki de sözden önce îcad edilmiştir. Çünkü ölüm sözden önce de vardı
Yas, tutulamayan. Ağıt, yakılamayan... Yaslarımızı tutup ağıtlarımızı yazarak, söyleyerek yakıp nasıl, ne zaman iyileşeceğiz? Bu rehinelik kaç vakte kadar sürecek?
Ötekileştirilenlerin yanında yer aldı. Fukarayı sevdi, sevdirdi. Binlerce okuru etkiledi. Binbir kültürün elçisi. Türkiyeli vicdanın evrensel temsilcisi, simgesi, onuru. Çok yaşa Yaşar...
90’ların edebiyata yansıması önemli. Çünkü o karanlık dönemin kaç insanın yaşamını kendi karanlığına çektiği gerçeği belgesel ve araştırmalardan çok edebiyatla geleceğe taşınacak. Kemal Varol da taşınacak bu yükün önemli bir bölümünü sırtlıyor...
© Tüm hakları saklıdır.